Ne kadar mızmız bi' küçümen olmuşum ben böyle!!! Eskiden bu kadar mızmızlanmazdım. şimdi bakıyorum akı boku yazmışım buraya. Çöplüğe dönmüş blogum. Ama ne yapayım. Anlatamadıkça yazıyorum. Eskiden de çok anlatmazdım canımı sıkan şeyleri ama bu kadar da tutmazdım. Artık öyle bi' hale gelmişim ki yazmak anlatmaktan daha kolay geliyor. Anlatayım diyorum, başlamaya çalışıyorum ama olmuyor kelimeler boğazımda birikiyor. Ankara'dan beni tanıyan tüm arkadaşlarım bu ara seferberlik ilan etti; "sende bi'şey var neden anlatmıyorsun" diyorlar sözleşmiş gibi. Hepsini itiyorum çünkü nerden başlayıp nerede bitireceğimi bilmiyorum. Çok yorucu geliyor anlatmayı düşünmek bile. Hele bazı şeyleri hiç anlatamam, ben bile bu sebeplerden kendime saygımı kaybetmek üzereyken onlara ne derim...
Off ne kadar değişmişim ben. Eskiden olsa "kesinlikle olmaz" diyeceğim şeylere, göz yumuyorum. Çok değer verdiğim bi' insan olmazsa göz yummazdım sanırım. Belki göz yummam onun gözünde de değerimi düşürüyor- hatta kesinlikle böyle artık diğer insanlara verdiği değeri daha net bir gözle görebiliyorum-, ama benimiçin o kadar değerli ki kaybetmek istemiyorum onu.
Yine dağıldı düşüncelerim, ne yapıpo da toplamam gerekiyor kafamı.
Ahh zaman ne kadar çok lazımsın bana şu anda. Elşe geçsen ya geri alırdım ya da doldurur bırakırdım seni ki sınırsız bir uykuya dalayım. Belki uyandığmda herşey daha farklı olur...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder